“By Retro”nun kuruluş fikrinin sahibi, merhum halk ozanı
Neşet Ertaş. Sadece geçmiş yılların izlerini arayan nostaljik ikinci el eşya
müşterilerine değil, “Hatırla Sevgili”den “Öyle Bir Geçer Zaman Ki”ye kadar Türk
televizyon dizilerinin neredeyse tamamına kostüm sağlıyor. Özellikle dönem
dizilerinin vazgeçilmez kostüm tedarikçisi. By Retro, farklı ve özgün
kıyafetleri, aksesuarları ucuza temin etmek isteyenlerin ilk akla gelen adresi…
Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde Batı tarzı hayata
kaynaklık eden muhiti, İstanbul’un Beyoğlu İlçesiydi. İlçe, son yıllardaki
Suriyeli mülteciler sebebiyle kısmen nitelik değiştirmiş olsa da, halâ Batı
tarzı eğilimlerin en görünür olduğu ilçelerden birisi olmaya ve ilgi görmeye
devam ediyor. Beyoğlu’nun en muteber semti, hiç şüphesiz İstiklâl Caddesi’dir. Bu
uzun cadde üzerinde yolcu taşıyan tramvayın fotoğrafı, zaman zaman İstanbul’un
sembolleri arasında kullanılır.
Pek çok tarihî binanın bulunduğu İstiklâl Caddesi’nin meşhur
binalarından birisi de tarihî Suriye Pasajı’dır. Bu pasajın en meşhur dükkânı
ise, yerli-yabancı, farklı dönemlere ait ikinci el kıyafetlerin satıldığı “By
Retro” isimli dükkândır. Meşhur olmasının sebebi, 30 yılı aşkın bir geçmişi,
kuruluş fikrinin sahibinin ve ilk müdavimlerinden birisinin merhum halk ozanı Neşet
Ertaş olmasının yanı sıra, neredeyse bütün televizyon dizilerine kostüm
sağlıyor olması. Bu özellikler de By Retro’yu “Vintage” diye tanımlanan ikinci
el mağazalarının en meşhuru haline getiriyor.
By Retro’nun sahibi Hakan Vardar, bir roportajında mağazanın kuruluşu hakkında bilgi verirken, “Böyle bir yer açmak, rahmetli Neşet Ertaş’ın fikriydi. Zaten kurucumuz, Neşet Ertaş ve Tuncel Kurtiz’dir. Kendisi 20 yıl Almanya’da kaldı. Hep ikinci el giydiği için… Bunun yurt dışında bir kültür olduğunu, bir gün Türkiye’de de iyi bir yerlere gelebileceğini devamlı bana bahsederdi.” diyor.
Vardar, By Retro’da nelerin bulunduğuna dair soruyu da şöyle
cevaplıyor:
“16. yüzyıl, 18. yüzyıl… İşte 1900’lü yılların başı; 1920’lerde
ilk Cumhuriyet balosu, Pera Palas’ta, Atatürk’ün. O yıllara ait kıyafetler. Bunun
dışında antika objeler, aksesuarlar. Alt gruplar, üst gruplar; şapkalar,
gözlükler, ayakkabılar… Aklınıza gelebilecek, eski yıllara ait hemen hemen her
şey mevcut bizde.”
Peki By Retro, bu ürünleri nereden ve nasıl temin ediyor? Vardar,
bu konuda şunları söylüyor:
“Hemen hemen bir pazarlarının çoğundan kıyafet temin
ediyoruz. İstanbul’da kurulan bit pazarlarının çoğu, bize çalışıyor. Önce iyi
ürünleri biz topluyoruz. Bunun dışında, yurt dışından Kızıl Haç’lardan, yardım
kuruluşlarından, birçok yerden… Artık 30 yıllık bir alt yapı olduğu için insanlar
bir şekilde bizi bulabiliyor, kıyafetlerini bize getirebiliyorlar.”
Hemen hemen bütün dizilere kıyafet sağladıklarını belirten
Vardar, “Yaklaşık 30 bin kıyafetimiz, devamlı kiraya gidip geliyor.” diyor.
Vardar, Dünyanın pek çok ünlü giyim mağazasının
kendilerinden kıyafet alıp, bu modelleri seri üretime geçirdiklerini söylüyor.
İkinci el kıyafet kullanmanın bir kültür olduğunu ifade eden
Vardar, “Geri dönüşüme önem veren bilinçli tüketiciyi fazlalaştırmamız lâzım. Bunun
için de ikinci el giyinmenin ben, hem keseye hem doğaya hem ülkemize çok
faydalı olduğuna inanıyorum” diyor.
Hakan Vardar, başka bir röportajında da, İstanbul’un bazı semtlerinin yanı sıra Çanakkale ve Bodrum’da da toplam 16-17 tane mağazaları olduğunu, ‘Dünyanın en büyük iki deposu’ olarak nitelendirdiği ve Dünya genelinde 170 mağazaları bulunan Delta ve Mitex’in Türkiye distribütörü olduklarını, bu depolardan her yıl ‘ton bazında’ ürün aldıklarını anlatıyor. Vardar ayrıca, “rahmetlilerin kıyafetlerini uygun fiyata aldıklarını” da dile getiriyor. Kendisinin de bit pazarından gelme olduğunu belirten Vardar, 8-9 yaşlarında Topkapı’daki eski otogarın çevresindeki bit pazarlarında bu işi yaptığını, yıllar içinde bu işin bir sektöre dönüştüğünü ifade ediyor. Vardar, “Hatırla Sevgili”den “Öyle Bir Geçer Zaman Ki”ye kadar dönem dizilerinin neredeyse tamamına kostüm sağladıklarını, bazı dizilere sanat yönetmenliği yaptığını kaydediyor.
Mağazada eldivenden gözlüğe kadar 30 bin parça ürün
bulunduğunu belirten Vardar, ikinci el giyinmenin çok özel bir kültür olduğunu
ve bunu insanların öğrenmesi gerektiğini söylüyor ve ekliyor: “Sonuna kadar
savaşacağım. İnsanlar farkında olana kadar, son nefesimi verene kadar.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder